Sayfalar

1 Haziran 2013 Cumartesi

THY Greviyle Dayanışmaya!
Hava-İş Sendikası'na bağlı THY işçileri en temel hakları için 15 Mayıs'tan beri grevdeler. İşten atılan 305 THY işçisinin işe alınması amacıyla son bir yıldır direniş sürdüren havayolu işçileri, toplusözleşme görüşmelerinin "uyuşmazlıkla" sonuçlanmasının ardından aldıkları grev kararıyla mücadelelerini daha da ileri taşıdılar. Tümüyle piyasacı bir mantıkla hareket eden THY yönetimi daha fazla kar ve büyüme hırsıyla işçilerin ekonomik-sosyal haklarına saldırıyor, sendikal örgütlülüğü dağıtmak istiyor. Hükümetin aktif desteğini arkasına alan havayolu patronları hastalık, dinlenme ve tazminat hakları demeden işçileri daha az ücretle daha fazla çalıştırmanın peşindeler.

305 işçinin işten atılmasıyla yetinmeyen THY ve hükümet, grevi yasaklayarak tümüyle köleleştirmeye dayalı bir yapıyı hakim kılmak istedi. Ancak başta havayolu işçileri olmak üzere işçi ve emekçilerin mücadelesi egemenlere geri adım attırdı. Grev yasağı kalkarken, mahkemelerde atılan 305 işçinin işe iadelerini kararlaştırdı. Ancak 305 işçi işe alınmazken, grev hakkı da kağıt üzerinde bırakılıyor. THY yönetimi, hükümet, polis ve burjuva medya dört bir koldan ve her türlü yasal hakkı çiğneyerek grev kırıcılığı yapmaya devam ediyor. Tüm saldırılarına karşın grevi engelleyemeyen egemenler şimdi de havayolu işçilerinin grevini yasadışı ilan etmek için kılıf arıyor.

Daha kısa zaman önce Tek-Gıda İş Sendikasına bağlı Çaykur işçilerinin grevinin başarısızlıkla sonuçlanmasından cesaret alan egemenler, işçi sınıfını direnmekten, grev yapmaktan aciz bir konuma sürüklemek istiyor. Bunun için sendikalara saldırıyor, işçileri tümüyle örgütsüz bırakmaya çalışıyor. Kuşkusuz bu saldırıların etkili olmasında sarı ve bürokratik sendikal yönetimlerin önemli bir payı var. Ancak unutulmamalıdır ki bu saldırılar işçi sınıfının bütününe ve örgütlülüğüne yöneliktir. Bu nedenle hangi kesimden olursa olsun işçi sınıfının grev ve direnişlerinin yanında saf tutmak, direniş ve dayanışmayı büyütmek bir zorunluluktur.

İşçi sınıfını örgütsüzleştirmeye ve köleliştirmeye yönelik saldırılar artık en uç noktalarına ulaştı. İşçi sınıfı ve sendikal hareket önemli bir dönüm noktasına yaklaşmış bulunuyor. THY grevi ve birçok işkolunda aylardır işçilerin direnişi sürerken kamuda ve metal sektöründe işçiler grev hazırlığındalar. Tüm bu grev ve direnişlerle bütünleşmek, saldırıların püskürtülebilmesi ve yeni bir sınıf hareketinin yaratılabilmesi için zorunlu adımlardır. Örgütlenme çalışmalarının yaygınlaştırılması, direniş ve grevlerle dayanışmanın güçlendirilmesi ve en önemlisi fiili-meşru temelde yeni bir sendikal sürecin geliştirilmesi ertelenemez bir devrimci görev olarak önümüzde duruyor. 

THY grevi kritik bir safhaya gelmiş bulunuyor. THY grevinin başarıyla sonuçlanması işçi sınıfının bir kazanımı olacak aksi halde kaybeden yine işçi sınıfı olacaktır. Egemen sınıfların saldırısı tekil değil sınıfın bütününe yöneliktir. Direniş ve dayanışmanın da bu bütünlükte ortaya konması gerekiyor. 2 Haziran Pazar günü sendikalar ve THY grevine destek veren tüm kesimler grev alanında kitlesel bir buluşma gerçekleştiriyor. Tüm işçi ve emekçileri bu buluşmaya aktif bir biçimde katılmaya, THY greviyle dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz.

Yaşasın Sınıf Dayanışması!
THY İşçileri Yalnız Değildir!
Direne Direne Kazanacağız!

Devrimci Demokratik Sendikal Birlik

2 Haziran Pazar / Saat: 13.00
Toplanma Yeri: Atatürk Havalimanı Teknik B Kapısı
THY Greviyle Dayanışmaya!
Hava-İş Sendikası'na bağlı THY işçileri en temel hakları için 15 Mayıs'tan beri grevdeler. İşten atılan 305 THY işçisinin işe alınması amacıyla son bir yıldır direniş sürdüren havayolu işçileri, toplusözleşme görüşmelerinin "uyuşmazlıkla" sonuçlanmasının ardından aldıkları grev kararıyla mücadelelerini daha da ileri taşıdılar. Tümüyle piyasacı bir mantıkla hareket eden THY yönetimi daha fazla kar ve büyüme hırsıyla işçilerin ekonomik-sosyal haklarına saldırıyor, sendikal örgütlülüğü dağıtmak istiyor. Hükümetin aktif desteğini arkasına alan havayolu patronları hastalık, dinlenme ve tazminat hakları demeden işçileri daha az ücretle daha fazla çalıştırmanın peşindeler.

305 işçinin işten atılmasıyla yetinmeyen THY ve hükümet, grevi yasaklayarak tümüyle köleleştirmeye dayalı bir yapıyı hakim kılmak istedi. Ancak başta havayolu işçileri olmak üzere işçi ve emekçilerin mücadelesi egemenlere geri adım attırdı. Grev yasağı kalkarken, mahkemelerde atılan 305 işçinin işe iadelerini kararlaştırdı. Ancak 305 işçi işe alınmazken, grev hakkı da kağıt üzerinde bırakılıyor. THY yönetimi, hükümet, polis ve burjuva medya dört bir koldan ve her türlü yasal hakkı çiğneyerek grev kırıcılığı yapmaya devam ediyor. Tüm saldırılarına karşın grevi engelleyemeyen egemenler şimdi de havayolu işçilerinin grevini yasadışı ilan etmek için kılıf arıyor.

Daha kısa zaman önce Tek-Gıda İş Sendikasına bağlı Çaykur işçilerinin grevinin başarısızlıkla sonuçlanmasından cesaret alan egemenler, işçi sınıfını direnmekten, grev yapmaktan aciz bir konuma sürüklemek istiyor. Bunun için sendikalara saldırıyor, işçileri tümüyle örgütsüz bırakmaya çalışıyor. Kuşkusuz bu saldırıların etkili olmasında sarı ve bürokratik sendikal yönetimlerin önemli bir payı var. Ancak unutulmamalıdır ki bu saldırılar işçi sınıfının bütününe ve örgütlülüğüne yöneliktir. Bu nedenle hangi kesimden olursa olsun işçi sınıfının grev ve direnişlerinin yanında saf tutmak, direniş ve dayanışmayı büyütmek bir zorunluluktur.

İşçi sınıfını örgütsüzleştirmeye ve köleliştirmeye yönelik saldırılar artık en uç noktalarına ulaştı. İşçi sınıfı ve sendikal hareket önemli bir dönüm noktasına yaklaşmış bulunuyor. THY grevi ve birçok işkolunda aylardır işçilerin direnişi sürerken kamuda ve metal sektöründe işçiler grev hazırlığındalar. Tüm bu grev ve direnişlerle bütünleşmek, saldırıların püskürtülebilmesi ve yeni bir sınıf hareketinin yaratılabilmesi için zorunlu adımlardır. Örgütlenme çalışmalarının yaygınlaştırılması, direniş ve grevlerle dayanışmanın güçlendirilmesi ve en önemlisi fiili-meşru temelde yeni bir sendikal sürecin geliştirilmesi ertelenemez bir devrimci görev olarak önümüzde duruyor. 

THY grevi kritik bir safhaya gelmiş bulunuyor. THY grevinin başarıyla sonuçlanması işçi sınıfının bir kazanımı olacak aksi halde kaybeden yine işçi sınıfı olacaktır. Egemen sınıfların saldırısı tekil değil sınıfın bütününe yöneliktir. Direniş ve dayanışmanın da bu bütünlükte ortaya konması gerekiyor. 2 Haziran Pazar günü sendikalar ve THY grevine destek veren tüm kesimler grev alanında kitlesel bir buluşma gerçekleştiriyor. Tüm işçi ve emekçileri bu buluşmaya aktif bir biçimde katılmaya, THY greviyle dayanışmayı büyütmeye çağırıyoruz.

Yaşasın Sınıf Dayanışması!
THY İşçileri Yalnız Değildir!
Direne Direne Kazanacağız!

Devrimci Demokratik Sendikal Birlik

2 Haziran Pazar / Saat: 13.00
Toplanma Yeri: Atatürk Havalimanı Teknik B Kapısı