Sayfalar

17 Ocak 2010 Pazar

Belediye-İş İstanbul 2 Nolu Şube’de Sınıf Sendikacılığı Kazandı!


Umut İşçi Sınıfında
Türk-İş’e bağlı Belediye-İş Sendikası İstanbul 2 Nolu Şube 9. Olağan Genel Kurulu’nu gerçekleştirdi.17 Ocak 2010 tarihinde Kazlıçeşme Kültür Merkezi’nde düzenlenen Olağan Genel Kurul, işçi sınıfı ve geniş halk yığınlarına dönük saldırıların arttığı bir dönemde Devrimci Demokratik Sendikal Birlik önderliğindeki sınıf sendikacılığının zaferi ile sonuçlandı.
İşçi sınıfı, işsizlik ve yoksulluğun arttığı kazanılmış haklarının gasp edildiği bir süreci devralarak 2010 yılına girdi. Patronlar, krizi bahane ederek işçi sınıfına yönelik saldırılarının tırmandırırdı. Özelleştirme ve taşeronlaştırma daha yaygın bir şekilde yaşama geçirilmeye çalışıldı. Elbette bu tabloya işçi sınıfı ve emekçiler de yükselttikleri direniş bayrağı ile karşılık verdiler. 2010 yılında sermaye yeni saldırı paketleri ile işçi-emekçilere daha fazla açlık ve yoksulluk getirmek üzere hazırlık yaparken emekçilerin dipten gelen öfkesi giderek yüzeye yaklaşıyor.
2009’un son günlerinde başlayan ve bir ayı aşkın bir süredir devam eden Tekel direnişi ile bu süreç yeni bir aşamaya evrildi. İşçi sınıfı ve emekçileri zorlu, çetin ancak şanlı mücadele günleri bekliyor. İşte böyle bir atmosfer içinde toplanan genel kurul önümüzdeki yıllarda bu süreci göğüsleyecek yeni yönetimini belirledi.
Yapılan saygı duruşu ile başlayan Genel Kurul’da ilk konuşmayı Şube Başkanı Hasan Gülüm yaptı. Kazanılmış hakların gasp edildiğini, işsizliğin arttığını ve çalışan nüfus içinde sendikalı işçi oranının giderek düştüğünü ifade eden Hasan Gülüm, sürecin mücadele edenler ile etmeyenler arasında bir saflaşmayı da beraberinde getirdiğini dile getirdi. AKP hükümetinin yandaş sendikalar yaratmaya çalıştığına da değinen Hasan Gülüm, iktidara karşı mücadele eden tüm sendikaların hedef tahtasına koyulduğu ancak her şeye rağmen itfaiye işçilerinin, Esenyurt işçilerinin ve Tekel işçilerinin direnişlerini sürdürdüğünü de sözlerine ekledi. Hasan Gülüm, konuşmasının sonunda direnişleri birleştirme ve sınıf dayanışmasını yükseltme çağrısı yaptı.
Divan seçiminin yapılması ile gündem açıklandı. Ardından belediye işçilerinin, itfaiye işçilerinin, Tekel işçilerinin ve Esenyurt işçilerinin mücadelesinden kesitler sunan sinevizyon alkışlar eşliğinde izlendi. Esenyurt işçilerinin, itfaiye işçileri ile birlikte Boğaziçi Köprüsü’nü keserek gerçekleştirdikleri eylem görüntüleri sırasında coşku daha da yükseldi. “Zafer Direnen Emekçinin Olacak” sloganları eşliğinde sona eren sinevizyonu konuşmalar izledi. Türk-İş ve Belediye-İş Genel Merkez Yönetimleri adına yapılan konuşmaların ardından kürsüye çıkan Esenyurt işçisi Fatih Albayrak; Yakuplu’da çalıştıkları sırada önce Beylikdüzü’ne sonrasında Esenyurt’ta getirildiklerini ve sendikalı olarak çalışmak istedikleri için işten çıkarıldıklarını dile getirdi. Direnişlerinin 152.’nci günlerini doldurduklarını dile getirin Albayrak, bu süre boyunca Belediye Başkanı’nın saldırılarına maruz kaldıklarını, gözaltına alındıklarını birçok baskıyla karşılaştıklarını ifade etti. Türk-İş ve Belediye-İş Genel Merkezi’ni eleştiren Esenyurt işçisi bu süreçte bekledikleri yardımı ve desteği göremediklerini ifade etti. “152 gündür direniş var, yılgınlık yok!” sözleri ile konuşma sona ererken “Yılgınlık yok direniş var” sloganları salonu doldurdu.
Kurum temsilcilerinin yaptığı konuşmaların ardından delegelere söz verildi. Söz alan delegelerin büyük bir çoğunluğu Tekel, itfaiye ve Esenyurt işçilerinin direnişlerinden söz ederek saldırılara karşı sınıf dayanışmasının arttırılması gerektiğini, sendika üyeleri arasındaki dayanışma ruhunun geliştirilmesinin önemli olduğunu ve önümüzdeki günlerin daha zor ve çetin geçeceğini ifade etti. Söz alan birkaç delege mevcut yönetimi eleştirdi.
Lehte ve aleyhte yapılan konuşmaların ardından Şube Başkanı Hasan Gülüm söz aldı. Hasan Gülüm, yapılan haksız eleştirilere yanıt vererek 2 Nolu Şube’nin sendikaların mevcut gerçekliği içinde değerlendirilmesi gerektiğini ve şube olarak sendikal hareket içinde pratiği, eylemi ile genel tabloya göre başarılı bir hat izlediklerini dile getirdi. 17 Temmuz 2009’da Edirnekapı da, Güngören de ve Türk-İş’in örgütlediği eylemlerde, sendikal içi eğitim konusunda ve son olarak Boğaziçi köprüsü eylemi ile ciddi adımlar attıklarını söyleyen Hasan Gülüm, şube olarak önümüzdeki süreçte TİS’lere, güvencesiz ve taşeron işçilerin örgütlenmesine yoğunlaşacaklarını ifade etti. Gülüm, işçilerin dışarıdan birilerini beklememesi gerektiğini ve umudu büyütecek olanın işçi sınıfının gerçek gücü olduğunu söyledi.
Genel Kurula çok sayıda sendika ve demokratik kitle örgütü ile siyasi parti de katıldı.
Genel Kurul salonunun duvarlarını “Esenyurt İtfaiye, Tekel İşçileri Birleştikçe Kazanacak Direnişleri” ve “Zalimin Zulmüne Karşı Esenyurt Belediyesi’nde 152. Gün” yazılı pankartlar süsledi. Genel Kurul boyunca salon sık sık “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz” sloganları ile inledi.
Yapılan konuşmalarda öne çıkan vurgulardan biri sendikal bürokrasiye ve Türk-İş yönetimine yönelik tepkiydi. İşçiler sendikaların işçilerden önemli oranda koptuğu ve süreci yeterince karşılamadıkları eleştirisi getirdi.
Çeşitli inanç ve görüşlerden delegelerin, DDSB’lilerin öcülük ettiği listeyi destekleyerek, yönetime yapılan eleştirilere yanıt vermesi dikkat çeken başka bir yöndü.
Genel Kurul’da Hasan Gülüm başkanlığındaki liste, tek liste olarak seçime girdi.
Yapılan seçim sonucunda 135 delegenin 99’u Hasan Gülüm başkanlığındaki listeyi desteklerken 32 delege boş oy kullandı. 4 delege ise kongreye gelmediği için oy kullanamadı.
Devrimci Demokratik Sendikal Birlik’in önderlik ettiği sınıf sendikacılığı çizgisi Belediye İş İstanbul 2 Nolu Şube’de bir kez daha yaşam bularak önümüzdeki süreçte daha güçlü adımlar atacağının da sinyalini vermiş oldu. (İstanbul)
*İşçi Köylü Gazetesi’nden alınmıştır.